27 Ağustos 2012 Pazartesi

Yine Yoruldum...

Selam tekrardan. Yine onlarca olay yaşayıp, birazcıkta gönül gezdirip geldim.Evet yine yoruldum.Ne yapsam yoruluyorum zaten ya neyse. Memleketime gittim.Orada ki tanıdıkların gönlünü falan aldım.Anlatayım efenim hemen...

Başta söyleyeyim; uzun bir süre ben kullandım arabayı.Lan ne kasıldım ya.Ama sorun olmadan vardık. Bayram trafiği işte; yolda kazalar vardı. Ne garip; torununu bekliyor insan mesela; ölüm haberi geliyor...Bayramda hemde. Acı verici aslında. Ama oluyor ne yaparsın. Mezarlıkların hepsini; tanımadığım mezarlıkları bile ziyaret ettim.Az da olsa milletle bayramlaştım.Kimse tanıyamadı lan, nasıl bozuldum...Şaka ya bozulmadım.Ben tanıyorum, onlar tanımıyor.Bende onları tanımam bir daha ki sefer.Böylece herkes mutlu olur. Arabayla gezdik falan.İyiydi.O sokakları adımlamak biraz olsun rahat kafayla düşünmemi sağladı.Tabi her zaman değil...

Şehit cenazesi varmış yakın bir ilçede.Oraya gittik. Annesi,kardeşleri, babası...e büyük bir acıydı. Göz yaşları; zor yürüye aile fertleri...Tam cenaze getirildiği zaman içim burkuldu.Bir garip oldum.Tam bir şeyler oluyordu ki...Gönderilen çelenklerde ki çiçekleri toplayan çocukları gördüm.Her şeyden habersiz ve masum.Hayat devam edecek dedim içimden.Öyle de olacak.Acılar unutulacak.Ölenleri yerini, yenileri dolduracak...Bu sistem böyle işliyor.Allah sabır versin arkada kalan tüm herkese...

Öyleydi işte.Her şeye rağmen mutlu kalabilmek dileğiyle dostlarım.Selametle.Esen kalın.Hades kaçar...

12 Ağustos 2012 Pazar

Geldim Yine.

Yorucu bir işin daha sonuna geldim dostlarım.Bıraktım işi.Rahatladım.Ama hastayım.Neyse.İlacın dozunu iyice indirdim falan.İyimiyim?Değilim..

Bu günler yoğun geçiyor dostlar. İşten geldiğimde gece 2ydi.Şimdi 3 civarı.Bir saat oldu.Yarın ehliyet kursunun derslerine gideceğim.Site açıldı.Ona hikaye yazıyorum. Yoğunum yani kısaca. Yine insanlar yargılıyor, dalga geçiyor. Olduğunca takmamaya çalışıyorum. Önemsemeyen tavrımın yerini galiba biraz daha bencil bir tavır geliyor.Dur bakalım.Sigarayı bir pakete çıkarttım birde. Sefam olsun..

Kısa yazıyorum.ama yakında yine uzunca yazarım emin olun.Neyse.Ben kaçar.Bu arada www.korkutreni.com sitesinde korku hikayeleri yazan Hades Kharon isimli zat-ı muhterem benim.Hadi selametle.Esen kalın.

7 Ağustos 2012 Salı

İsteyipte Söyleyemediğim Çok Şey Var Benimde Yalın Abi..

Evet şarkı dinliyordum. Şiir yazma isteği geldi. Ama kuramadım. Bende buraya yazayım diyordum. Yalın'ı az dinliyorum. Ama dinleyince de yazma isteği geliyor. O isteğe ayak uyduruyorum gördüğünüz üzere. Bakalım bu sefer dökülebilecek mi kelimeler.

Zor dönemler atlatıyorum. Bugün hele iyice kötüydüm.Sebebini yine anlatmayacağım. Bende yazdım. Şimdi de yazıyorum.Ancak bunun rahatlatabilmesi aslında ne kadar acı. Göründüğüm gibi bir adam değilim. Belki yazmasam o zaman gerçek 'ben' ortaya çıkar.Bilemiyorum. Ne zaman çıkacaksa çıksın. Gerçek ben gecelerde eşlik ediyor bana zaten.

Yazamıyorum yok. Olmuyor. Depresif şeyler yazmam lazım benim.Korku hikayesi gibi...Siteyi açtık.Uğraşıyoruz dur bakalım.Neyse ben kaçar.

6 Ağustos 2012 Pazartesi

Yılmaz Erdoğan-Bu Bahar Aşka Hazır

Her yağış bir başka kalkışmaya gönüllü 
Ve kim neye erse bu geçişte 
Bir tomurcuk bir gözyaşı mutluluk işte 
Her bahar arifesinde korkulu bir kimsesiz gecenin 
Aklım elim yüreğim kirişte hep biraz korku biraz yalan telefon 
seslerinde..... 
Ya yine boş koridor islaklığıysa ve beton efesi 
Bütün fakir çocukluklarda.... 
Ama herşey sırasını beklerken 
Mukaddes bir kuytuda 
Senden umut kesenin hüzün kesesinde bir yavru 
Herhangi bir anne kadar kanguru 
İşte bahar işte sevda işte tomurcuk bir bakıma 
Ağzım mavi ıslaklığının uçurumunda 
Rüyayla gerçeğin arasında 
Hep iyinin aşkın tarafında 
ve 
Değmediğim yerin kalmayıncaya 
Bu bahar sonsuza tomurcuklanmaya 
Ben sana sen çatlak bir anadoluyu kucaklamaya 
Bu bahar aşk için hazır 
Hazır vazgeçmeye 
adının bile baş harflerinden 
Kayıtsız bir sarhoşluğun her gün erkenden sabah oluşundan 
Her şeyi biraz şakalaştıran bakışından 
Şakadan başka izahı olmayan bu kalp ağrısından 

ve 
bahanesi bir yürek bir et 
bir bedenin içine girmek! 
Hazır bu bahar 
Akılsız! bir yeşermenin şahane hasadına 
Hazır Nur topu bir yaşama sevincini kundaklamaya.... 
Unutma baharda çiçek olan 
Meyvedir yaza.... 
Bu erik tanesi bu şakacı bahar çiçeği 
Her dem taze kalsa...

İstedim bir yerden bulup yapıştırdım...Hadi selametle.